9 Aralık 2013 Pazartesi

Nasıl Vejeteryan Oldum?






httpen.wikipedia.orgwikiFileVegetarian_diet



Ailemin anlattığına göre vejeteryan olmaya üç yaşımda karar vermişim. Babaannemlerin  Silivri yakınlarındaki yazlıklarından peynir ve süt almak için dedemle bir çiftliğe gitmişiz ve orada tavukları kesilirken görmüşüm.  Sonra da muhtemelen kafamda çiftlikte gördüğüm kesilen tavuk ile kitaplarda okuduğum ve hayvanat bahçesinde gördüğüm hayvancıkları  birleştirdim  ve o küçücük halimle  aileme karşı direnip bir daha hayvan eti tüketmemeye karar verdim! Detayları hatırlamıyorum. Ama anlatılanlar böyle.Tabi o yaşta direnme bir yere kadar, çünkü o zamanın Türkiyesi’nde et yemeyen çocuk olamazdı. Fakat çiftlikteki günden sonra bana tavuk yedirememişler; tavuk yememe konusunu ben kazansam bile, et yiyen ama et oburu olmayan ailemin zoruyla yedirildiğim dana etini ise 12 yaşımda yemeyi biraktım. Koyun eti zaten yemiyordum. 23 yaşımda kendi evime çıkınca da Annemin itirazlarına rağmen kıyma yemeyi biraktım—kendi evimde kendi yemeklerimi yaptığım için artık yıllardır sağlığım düşünülerek zorla yedirildiğim kıymalardan da kurtulmuştum.

httpwww.webquest.hawaii.edukahihisciencedictionaryVvegetarian

Yaklaşık 20 senedir hiç et yemiyorum. Artık vejeteryanlık hayat tarzım, etin tadı ise hiç hoşuma gitmez oldu. Şimdilik sağlıklıyım, ama kendime de bakmaya çalışıyorum. Sebzelerin her çeşidini severek tüketiyoum; ne şanslıyız ki Türk mutfağında birbirinden güzel sebze yemekleri mevcut ve Türkiye’de nefis sebzeler yetişiyor. Zeytinyağlı sebze yemeklerinin yanı sıra Türk mutfağındaki etli sıcak sebze yemeklerini aynı şekilde etsiz hazırlıyorum ve lezzeti düşünülenden çok daha iyi oluyor (deneyen herkes aynı tepkiyi veriyor).  Yurt dışında geçirdiğim senelerde ise Türkiye’de olmayan sebzeleri deneyip yemeye çalışıyorum.  Örneğin bhok choy denilen kök sebzesine bayılıyorum, romanesco diye brokoli benzeri sebzeyi ise sebze çorbasına yakıştırıyorum. 

Ayrıca balık, yumurta ve peynir ve yogurt gibi süt ürünleri tüketiyorum. Evet balık da tabiki bir hayvan ancak çocukluğumda bayılarak yediğim lüferlerden vazgeçememişim. Aslında iyi de olmuş çünkü bana da iyi bir besin kaynağı oluyor. 

Ayrıca okuduğum kadarıyla daha bilinçli bir yaşta vejeteryan olmayı tercih edenlerin büyük bir kısmı insan tüketimi için yetiştirilen hayvanlara yedirilen besilerin insanlara da yedirilebileceğinden, hatta böylelikle dünyadaki açlık sorununu ciddi anlamda azaltabileceğine inanarak, etik nedenlerden dolayı et tüketimini kesiyorlarmış.  Fakat balıkları yetiştirmek için kullanılan besilerin miktarı çok daha azmış ve çok fazla insan karnı doyuramayacağından benim gibi bazı vejeteryanlar balık tüketmeye devam ediyorlarmış. (Balık yiyen vejeteryanlara İngilizce’de “pescatorian” Türkçe’de “pesco-vejeteryan” da denilebiliniyor.)

Tabii kendimi sağlıklı hissediyorum ama ne olur ne olmaz diye de senede bir defa doktora gidip check-up ve tahlil yaptırıyorum. Şimdiye kadar tahlillerimde et ve tavuk tüketmemekten kaynaklanan herhangi bir eksiklik çıkmadı, bazı kan değerlerim zaman zaman sınırlara yakın olduğundan dolayı doktorumun tedbir olarak demir veya B12 vitamin hapları takviyesi verdiği oldu.

Et yemeden taşıdığım ve doğurduğum dünya tatlısı yavrum da sağlıklı, hatta 4 kilogramın üstünde gürbüz bir bebe olarak dünyaya geldi! Hamileliğimde de kırmızı et veya tavuk tüketmedim, ancak yine doktoruma danıştım ve talimatlarına uydum. Hamileyken haftada 3 gün balık yedim, her gün bolca ayran içtim (şimdi 6 yıl sonra bile hamileyken  bolca tükettiğim ayranlardan dolayı  hala ayran içemez haldeyim), haftada 1-2 gün yeşil mercimek yedim ve yoğurt yemeye özen gösterdim. O zamanlar ‘quinoa’ adındaki baklagil henüz çok bilinmiyordu ama sonradan öğrendiğim kadarıyla protein deposuymuş.  Ben hamileyken quinoa daha çok bilinseydi mutlaka tüketirdim. Quinoa, Londra’da çok rahat bulunuyor, İstanbul’da  ise Macrocenterlar’da bulabilirsiniz. Quinoa tariflerinede internetten rahatlıkla erişebilirsiniz.

Kızım, katı gıdalara geçtiğinde ona sebze verdiğim gibi et ve tavuk da pişirdim ve yedirdim. Ben ne kadar sebze seviyorsam kızım da et ve tavuk seviyor ve sebzelerle arası çok iyi değil. O nedenle evimizde hemen hemen her gün kızım ve et yiyen eşim, hatta misafirimiz geliyorsa misafirler için bir çeşit et veya tavuk yemeği pişiyor. Her ne kadar ben kendim vejeteryan olmaya karar versem de başkaları adına o kararı benim vermem doğru olmadığından, evimizde et ve tavuk yemekleri pişiriliyor ve tüketiliyor.

Et yemeklerini ilk pişirmeye başladığımda et türevlerini tanımıyordum, etlerin aralarındaki kesim farkı olsun hayvanın vücudunun neresinden olduğu dair detayları ve et yemeği tariflerini kasaplara, Annem, Kayınvalidem ve yemek yapmayı bilen eşime sora sora öğrendim. Pişirdiğim et yemeklerini ise tatmadan göz kararı pişirip yiyenlerden yorum alarak geliştirdim.

Bir vejeteryan olarak et ve tavuk ile o kadar haşır neşirim ki son derece akıllı olan 6 yaşındaki kızım benim daha et yemediğimi farketmedi, sadece tercih etmediğimi düşünüyor.  Ben de henüz küçük yaştaki çocuğumun kafasını karıştırmamak için vejeteryan olduğumu kendisine açıkça söylemedim, ama bir gün sorduğunda kendisinden saklamayacağım. 

httpupload-2.wikimedia.orgwikipediacommonsee7Fox_fur_coats_2.jpg

Yıllardır vejeteryan olmama rağmen çok da radikal bir vejeteryan olmamaya çalışıyorum. Örneğin eşim, ailem veya arkadaşlarımızla dışarıya yemeğe gidilirken et lokantalarında onlara eşlik edebiliyorum. Salata ve sebzeleri seçmeden yediğim için her menüde kandime göre birşeyler bulabiliyorum. Deri giyiyorum, bahar aylarında deri ceket veya etek hoşuma bile gidiyor. Oldukça büyük ayakkabı koleksiyonumun hemen hemen hepsi deri. Hatta eşimin itirazlarına rağmen kürk bile giyiyorum! Kürkü hem çok üşüdüğüm için soğuklarda tercih ediyorum hem de çok şık buluyorum. Eşime de söylediğim gibi yıllardır et ve tavuk tüketmeyerek ölümden kurtardığım hayvan sayısını düşünürseniz birkaç tane kürkümün olması beni hiç rahatsız etmiyor.

Benimsediğim hayat felsefesi olarak hayata dair konularda ılımlı olunması gerektiğini düşünüyorum, vejeteryanlığımı da öyle yaşamaya çalışıyorum. Yanlış düşünüyorsam ve hata yapıyorsam lütfen seslerinizi duyurun!

Sevgiler,

Mor     



6 yorum:

  1. Çok dikkatli ayrıca cesaretlendirici bilgilendirici güzel bir yazı

    YanıtlaSil
  2. o kadar güzel sözlerinizden sonra gelip de böyle bir şey demenizi şiddetle kınıyorum yani siz demek istiyorsunuz ki o kadar hayvan kurtardım artık bencillik yapıp kürk giyebilirim bu benim hakkım hayvanların canlı canlı derilerinin yüzülmesi-ki sadece parlaklık için umrumda değil!?sır zevklerimiz için canların gitmesine daha ne kadar göz yumacağız?bana göre yanlışınız bu sesimi duyurmamı istemişsiniz buyrun...

    YanıtlaSil
  3. Annemle kavga ettik. Bana zorla et yedirmeye çalışır. Yemeyeceğimi söyledim oda bana gerçekten bana karşı çıkmayı deneyecekmisin? dedi! Bende evet dedim. Sonra bana patatesleri doğrattı ve iş yaptırdı sinirliydim diye surat asarak iş yaptım çünkü annemi biliyorum kontrol manyağı resmen ne zaman karşı çıksam psikolojik bazende bedenen baskı yapıyor 1 saat boyunca beni ağlattığı bile oldu iyiliğim için yapıyormuş diyor onun sayesinde bugünlere gelmiş sağlıklı olmuşum bu vejetaryan saçmalığıda sonradan çıktı dedi. Şu anda küsüs zaten Allah sana senin gibi bir evlat versin inşallah dedi. Eminim bugün yemekteki bifteği yemesem diğer zamanlar gibi hep bunu başıma kakacak. Ve öyle çok psikolojik bir baskı yapacakki yine fikrimden vazgeçirecek. Konuşmaz ters davranır soğuk durur laf sokar falan... Sizinkiler nasıl tepki verdi sence kendi evim olana adar ona karşı çıkmayıp yemelimiyim?

    YanıtlaSil
  4. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  5. Bu nasıl bir zihniyettir? Balık yiyen ve kürk giyen biri nasıl kendine vejeteryanım diyebiliyor? Böyle vejeteryanlık olmaz. Ya hepsi ya hiç!

    YanıtlaSil
  6. Bu nasıl bir zihniyettir? Balık yiyen ve kürk giyen biri nasıl kendine vejeteryanım diyebiliyor? Böyle vejeteryanlık olmaz. Ya hepsi ya hiç!

    YanıtlaSil